Mardin’in Kızıltepe ilçesinde yaşanan bir arazi anlaşmazlığı, Pulat ve Seyfettinoğlu aileleri arasında ciddi bir husumete yol açtı. Tepebaşı Mahallesi’nde yaşayan bu iki aile arasındaki anlaşmazlık, 4 Kasım 2024 tarihinde şiddetli bir saldırıya dönüştü.
Devran Pulat, olay günü eşi ve 7 yaşındaki kızıyla birlikte aracına doğru ilerlerken birdenbire saldırıya uğradı. Önce tekme ve yumrukla saldırıya maruz kalan Pulat, daha sonra da sopalarla dövülmeye başlandı. Bu sırada araçtaki eşi, Devran Pulat’ı kurtarmak için elindeki tabancayla şüphelilere ateş etmeye çalıştı. Ancak bu durum daha da karmaşık bir hal aldı çünkü çevredeki bir kişi, kadının elindeki silahı alarak havaya ateş etmeye başladı.
Saldırganlar dağılırken, bir araçtan ateş açıldı ve Pulat kendisini korumak için yerdeki tabancayı alıp araçların arasına sığınarak ateşlere karşı savunma pozisyonu aldı. Toplamda 28 el ateş edilirken, 6 kurşun Pulat’a isabet etti. Olayın ardından çevredekilerin ihbarı üzerine polis ve sağlık ekipleri olay yerine geldi. Pulat, hastaneye kaldırıldı ve tedavisinin ardından taburcu edildi. Ancak vücudunda 2 mermi olduğu ortaya çıktı.
Yaşananlar güvenlik kamerası tarafından kaydedildi ve olayla ilgili soruşturma başlatıldı. İki şüpheli tutuklandı ve cezaevine gönderildi, ancak 6 şüpheli firari durumda ve polis ekipleri onları yakalamak için çalışmalarını sürdürüyor.
Bu olay, Mardin’in huzurlu atmosferini sarsan ender şiddet olaylarından biri olarak kayda geçti. Pulat ve Seyfettinoğlu ailelerinin arazi anlaşmazlığı, ne yazık ki şiddetle sonuçlanmış ve tarafların uzlaşması mümkün olmamıştır. Olayın ardından bölgede artan gerilim ve korku, halk arasında endişe yaratmış ve güvenlik önlemlerinin artmasına neden olmuştur.
Mardin’in huzurlu ve sakin yaşam tarzına gölge düşüren bu olay, bölgede yaşayanların güvenlik endişelerini artırmış ve insanların birbirlerine karşı daha dikkatli ve tedbirli olmalarını sağlamıştır. Arazi anlaşmazlıklarının şiddete dönüşmemesi için daha etkili önlemler alınması ve toplumsal uzlaşma sağlanması gerekmektedir. Sadece yasal yollarla çözülebilecek bu tür anlaşmazlıkların şiddete başvurulmadan çözüm bulunması, hem bireylerin hem de toplumun huzur ve güvenliği açısından önemlidir.
