Eskişehir’in Tepebaşı ilçesinde bulunan Gazi Yakup Satar Caddesi üzerindeki bir markette korkunç bir olay yaşandı. Market müşterileri olan D.T. ve Ş.K. arasında kasa sırasında başlayan bir tartışma, D.T.’nin eşi S.T.’nin de karışmasıyla büyüdü. S.T. diğer kadın müşteri S.K.’yi darp etti ve ardından müdahale etmeye çalışan market çalışanını da yumrukladı. Olay, marketin güvenlik kamerasına da yansıdı ve polis ekipleri tarafından müdahale edildi. S.T. gözaltına alındı ve Eskişehir Emniyet Müdürlüğü’nde ifadesi alındıktan sonra adliyeye sevk edildi. Savcılık sorgusunun ardından Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarılan S.T., adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Market içinde yaşanan dehşet anları güvenlik kamerasına yansıdı ve soruşturma devam ediyor. S.T.’nin, markette işlediği suçlar nedeniyle Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Daire Başkanlığı’nda çalıştığı ortaya çıktı. Bunun üzerine Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, olayın sosyal medyada büyük tepki çekmesinin ardından bir açıklama yaparak, söz konusu personelin işten çıkarılacağını duyurdu. Büyükşehir Belediyesi, “Kadına yönelik şiddet içeren görüntülerle ilgili kamuoyunu bilgilendirmek isteriz. Olaya karışan ve belediye personeli olduğu belirlenen kişi hakkında soruşturma başlatılmıştır. Toplu iş sözleşmesi gereği, kadına şiddet uygulayan personelin işine son verilecektir. Soruşturma sürecinde ilgili kişi görevden uzaklaştırılmış olup, sonuçları kamuoyuyla paylaşılacaktır” şeklinde bir açıklama yaptı.
Yaşanan olayın ardından toplumda büyük infial yaratan görüntüler, kadına karşı şiddetin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kadınların günlük hayatta karşılaştığı şiddet olayları, toplumda geniş bir yankı uyandırdı ve bu tür olaylara karşı daha etkili önlemler alınması gerektiği konusunda kamuoyunda yoğun bir farkındalık oluşturdu.
Olayın ardından Eskişehir’de kadına yönelik şiddet konusunda farkındalık çalışmalarının artması ve benzer olayların önlenmesi için daha etkili adımların atılması bekleniyor. Kadınların güvenliğinin sağlanması ve şiddete maruz kalmalarının önlenmesi için toplumun tüm kesimlerinin işbirliği içinde hareket etmesi gerektiği vurgulanıyor. Bu tür olayların tekrarlanmaması ve kadınların haklarının korunması için toplumsal bilincin artırılması ve şiddetin her türlüsüne karşı sıfır tolerans politikasının benimsenmesi gerektiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, yaşanan olayın ardından alınan adımların önemli bir adım olduğu ve kadına şiddetin toplumda yeri olmadığının bir kez daha vurgulandığı görülüyor. Kadınların güvenliğinin sağlanması ve haklarının korunması için herkesin sorumluluk alması gerektiği unutulmamalıdır. Kadına yönelik şiddetle mücadelede kararlılıkla hareket edilmesi ve benzer olayların önlenmesi için gerekli adımların atılması büyük önem taşımaktadır.