Türk sanat müziğinin sevilen sesi Muazzez Ersoy, dijital dolandırıcılığın son kurbanı oldu. Sanatçının ismi ve görüntüsü, sosyal medya platformlarında izinsiz bir şekilde kullanılarak sahte ilaç ve krem reklamlarında yer aldı. Bu durum karşısında sessiz kalmayan usta sanatçı, avukatı aracılığıyla suç duyurusunda bulunarak hem hukuki hem de toplumsal bir mücadele başlattı.
Dolandırıcıların, yapay zekâ teknolojilerini kullanarak Ersoy’un dijital bir kopyasını oluşturdukları ortaya çıktı. Sahte reklamlarda sanatçının tekerlekli sandalyede olduğu görüntüler kullanılarak, bir sağlık problemi geçirdiği ve belirli ürünleri kullanarak iyileştiği algısı yaratıldı. Muazzez Ersoy yaşadığı bu durum karşısında şaşkınlığını dile getirerek, “Beni yapay zekâyla tekerlekli sandalyeye oturtmuşlar. Şok oldum. Dışarıda karşılaştığım insanlar ‘Sizi iyi gördük, çok sevindik’ diyor. Hep iyiyim zaten. Bu reklamlar tamamen yalan” şeklinde konuştu.
Ersoy’un avukatının savcılığa sunduğu suç duyurusunda, izinsiz görsel ve isim kullanımı, kamuoyunu yanıltma ve haksız kazanç elde etme gibi suçlamalar yer aldı. Sanatçının çevresindeki kişilerin de bu sahte reklamları görüp endişelendikleri öğrenildi.
Muazzez Ersoy, Instagram üzerinden takipçilerine seslenerek sahte reklamlara karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguladı. Sosyal medya ve dijital medyada kötü niyetli kişiler tarafından hazırlanan sözde ilaç ve krem reklamlarına karşı uyarıda bulunan sanatçı, avukatının gerekli adımları attığını belirtti. Ayrıca hiçbir ilaç veya krem reklamında yer almadığını ve bu tür sahte reklamlara inanılmaması gerektiğini dile getirdi.
Muazzez Ersoy’un yaşadığı bu olay birçok kişiyi şaşırtırken, sanatçının kararlı tavrı ve hukuki mücadelesi takdirle karşılandı. Sahte reklamların ve dolandırıcılığın önlenmesi adına yapılan bu adımlar, sanat dünyasında ve toplumda farkındalık yaratmaya yönelik önemli bir adım olarak değerlendirildi. Dolandırıcıların yapay zekâyı kullanarak sanatçıların görüntülerini izinsiz bir şekilde kullanması, dijital dünyada güvenlik konusunda daha fazla önlem alınması gerektiğini gösterdi. Muazzez Ersoy’un bu duruma karşı gösterdiği kararlılık ve hukuki mücadelesi, sanat dünyasında benzer durumların yaşanmasının önüne geçilmesi adına önemli bir örnek teşkil etti.