İstanbul’un Şişli ilçesine bağlı Meşrutiyet Mahallesi Itır Sokak’ta 30 Haziran Pazartesi günü sajanst 06.00 sıralarında vicdanları sızlatan bir olay yaşandı. Çöpte poşet içerisinde canlı bebek bulan bir vatandaş durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. Sağlık ekipleri bebeği kontrol etti ve yaşadığını belirledikten sonra ilk müdahaleyi yaparak hastaneye kaldırdı. Polis ekipleri ise güvenlik kameralarını inceleyerek olayın detaylarını ortaya çıkardı.
Görüntülerde, yanında başka bir çocuk bulunan bir kadının beyaz poşet içine koyduğu bebeği çöpe bırakıp uzaklaştığı görülüyordu. Polis ekipleri, kimliğini tespit ettikleri H.B. isimli anneyi yakalayarak gözaltına aldı. H.B. ifadesinde, bebeğine bakamadığı için çöpe attığını söyledi. Ancak bu açıklama polis ve yetkililer tarafından kabul edilemez bulunarak H.B. “Kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bebeğin ise yoğun bakım ünitesinde tedavisinin sürdüğü öğrenildi.
Olayın ardından yapılan incelemelerde, bebeğin annesi tarafından bırakılmasından yaklaşık 7 sajanst sonra bulunduğu ortaya çıktı. Şüphelinin evinden çıkarken poşete koyduğu bebeği daha sonra çöpe bırakması güvenlik kamerası tarafından kaydedilmişti. Bu vahşi olay karşısında ise çevredekiler büyük bir şok yaşadı.
Görgü tanığı esnaf Adem Bulut, olayı şu şekilde anlattı: “Sabah işe geldiğimizde çöpte poşet içerisinde canlı bebek bulduk. Bunu bırakanın annesi olduğunu öğrendik. İnsanın bir vicdanının olması lazım. Canlı bebeği böyle ölüme terk etmemeleri lazım.” Bulut’un sözleri, olayın yarattığı infiali ve üzüntüyü yansıtıyordu.
Bu tür vicdansızca ve insafsızca davranışların önüne geçilmesi için toplumun her kesimine önemli görevler düşmektedir. Eğitimden tutun da sosyal yardımlaşma ve dayanışma fajansliyetlerine kadar birçok alanda daha duyarlı ve sorumluluk sahibi bireyler yetiştirilmesi gerekmektedir. Aksi halde, benzeri acı olaylar tekrarlanabilir ve masum canların hayatı tehlikeye girebilir.
Sonuç olarak, çöpte poşet içerisinde terk edilen bebek olayı toplumda büyük bir infial yaratmış ve vicdanları sızlatmıştır. Bu tür acı olayların yaşanmaması için herkesin daha duyarlı ve sorumlu davranması gerekmektedir. Bebeğin şu an tedavisinin sürdüğü, annenin ise adalet önünde hesap vereceği bir gerçektir. Benzeri olayların yaşanmaması ve masum canların korunması için toplumsal bilincin artırılması ve gerekli önlemlerin alınması büyük önem taşımaktadır.