Meme kanseri, dünya genelinde her yıl 1 milyon kadını etkileyen bir hastalıktır. Türkiye’de ise her yıl 20 bin yeni vaka tespit edilmektedir. Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nevin Sakoğlu, meme kanserinin erken evrelerinde yapılan tespitlerin tedavi sürecinde büyük fark yarattığını vurgulamaktadır.
Meme kanserinin belirgin belirtisi genellikle memede ele gelen kitledir. Hastaların yüzde 80’i bu kitle nedeniyle polikliniğe başvurmaktadır. Fizik muayenede ise meme cildinde ödem, kalınlaşma, gözeneklerde belirginleşme ve meme ucunda çökme gibi bulgular gözlemlenmektedir. Meme kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türü olup, dünya genelinde her yıl yaklaşık 1 milyon kadına tanı konulmaktadır. Türkiye’de ise 20 bin yeni vaka tespit edilmektedir.
Dr. Sakoğlu, meme kanserinden kaynaklanan kitlelerin genellikle düzensiz ve hareketli olmadığını belirtmektedir. Ancak meme kanseri bazen süt kanallarında lokalize olup, çevre dokuya yayılmadan ele gelmeyen kitleler şeklinde de gelişebilir. Erken evre meme kanserlerini tespit edebilmek için düzenli yıllık kontrollerin yapılması çok önemlidir. Kadınların kendi kendine muayene yapmaları da erken teşhis şansını artıracaktır.
Meme kanserine bağlı ölüm oranları özellikle 20 ile 60 yaş arasında yüksektir. Bu nedenle her kadının düzenli olarak hekim muayenesi yapması gerekmektedir. Meme kanseri tedavisi genellikle cerrahi müdahale gerektirir. Erken evrelerde meme koruyucu cerrahi uygulanabilirken, ilerleyen evrelerde memenin tamamının alınması gerekebilir. Tedavi sürecinde multidisipliner bir yaklaşım benimsenmekte olup, cerrahi müdahale dışında kemoterapi, ışın tedavisi ve hormon tedavisi gibi ek tedavi yöntemleri de kullanılmaktadır.
Dr. Sakoğlu, meme kanserinin erken evrelerde tespit edilmesinin tedavinin başarısını artırdığını vurgulamaktadır. Bu nedenle 20 yaşından itibaren tüm kadınların düzenli meme muayenesi yapmaları önemlidir. Onkoloji konseyleri, tüm tedavi seçeneklerini değerlendirerek tedavi planı oluşturmaktadır.