Samsun’un Vezirköprü ilçesinde 14 Ekim 2023 tarihinde meydana gelen trajik olayda, dini nikahlı eşi Huriye Özkan’ı bıçaklayarak öldüren Ömer Teker (50), ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Olay, 14 Ekim 2023 tarihinde sajanst 23.30 sıralarında Vezirköprü ilçesi Tikenli Mahallesi’ndeki bir parkta gerçekleşti. Uzaklaştırma kararı bulunan Ömer Teker, dini nikahlı eşi Huriye Özkan’ı konuşmak bahanesiyle parka çağırdı.
Parkta çıkan tartışma kısa sürede büyüyerek şiddetli bir hal aldı. Ömer Teker, yanında getirdiği bıçakla Huriye Özkan’ı defalarca bıçakladı. Bu sırada annesini korumaya çalışan 17 yaşındaki kızı N. Özkan da saldırıdan yara alarak hastaneye kaldırıldı. Ne yazık ki, Huriye Özkan yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Ancak kızı yaralı olarak hayatta kalmayı başardı. Olayın ardından kaçmaya çalışan Ömer Teker, emniyet güçleri tarafından yakalanarak tutuklandı.
Vezirköprü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında, tutuklu sanık Ömer Teker’in “kadına karşı kasten öldürme” suçunu işlediği tespit edildi ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Duruşmayı Samsun Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Av. Hale Günaydın, kadın dernekleri, Huriye Özkan’ın yakınları ve birçok vatandaş takip etti.
Duruşma öncesinde Vezirköprü Adliyesi önünde kadın hakları savunucuları bir basın açıklaması yaparak, “Huriye Özkan’ı unutmayacağız, unutturmayacağız” mesajını verdi. Basın açıklamasına CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, vatandaşlar ve Huriye Özkan’ın kızı N. Özkan da katıldı.
Bu acı olay, kadına yönelik şiddetin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Toplumun her kesiminden gelen tepkiler, adaletin sağlanması adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. Kadınların yaşam haklarının korunması ve şiddetin önlenmesi konusundaki çalışmaların artarak devam etmesi gerektiği vurgulandı.
Ömer Teker’in aldığı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, benzer olayların yaşanmaması adına önemli bir örnek teşkil etti. Ancak, kadına yönelik şiddetin tamamen sona ermesi için sadece yasal yaptırımların yeterli olmadığı, toplumsal bilincin değişmesi ve eğitim çalışmalarının artması gerektiği belirtildi.
Huriye Özkan’ın yaşamını yitirmesi sonucu verilen karar, adaletin tecelli ettiği ve kadına yönelik şiddetin ciddiye alındığı bir adım olarak değerlendirildi. Ancak, bu tür acı olayların tekrar yaşanmaması için toplumun her kesimine büyük sorumluluklar düştüğü unutulmamalıdır. Kadınların yaşam hakkı ve güvenliği her şeyin üzerinde tutulmalı ve şiddetin her türlüsüne karşı sıfır tolerans politikası benimsenmelidir.
