Diyarbakır Kemertaş Mahallesi’ndeki bir sitenin A Blok’unda yaşayan bir aile, dün akşam 9 yaşındaki kızları Yasemin Yıldırım’ın kaybolduğunu fark ederek polise ihbarda bulundu. Polis ekipleri ve vatandaşlar tarafından yapılan arama çalışmaları sonucunda Yasemin’in cesedi, oturdukları sitenin B Blok’unun 2. katında bulunan yangın merdiveninde bulundu. 112 Acil Sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede, bıçak darbeleri sonucu hayatını kaybettiği belirlenen çocuğun cansız bedeni, ölüm nedeninin tespiti için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldı ve aynı binada yaşayan 17 yaşındaki kuzen M.Ç. adlı genç kız gözaltına alındı. Şüphelinin evinde yapılan aramada, cinayette kullanıldığı düşünülen bıçak, altı kanlı ayakkabı ve kan lekeli ıslak mendil bulundu. M.Ç, emniyet işlemlerinin ardından “kasten öldürme” suçundan tutuklandı. Aynı olayla ilgili olarak M.Ç’nin 17 yaşındaki kuzeni İ.Y.T. de gözaltına alındı ancak adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
M.Ç.’nin verdiği ifadede, bir yıl önce annesini kanser hastalığından kaybettiği ve bunalıma girdiği belirtildi. İlk ifadesinde “Ben öldürdüm” diyerek cinayeti itiraf eden M.Ç., birini öldürmeye karar verdiğini ancak kimin olduğunu bilmediğini söyledi. Yasemin Yıldırım’ı öldürmeye karar verdiğini ise “Denk geldi” diyerek açıkladı.
Bu korkunç olayın ardından aile ve çevre, şok içinde yaşanan bu trajedinin nedenlerini anlamaya çalışmaktadır. Yasemin’in ailesi ve yakın çevresi, yaşanan bu acı olay karşısında derin bir üzüntü içinde olduklarını belirtirken, komşuları da şaşkınlıklarını gizleyememektedir.
Diyarbakır’ın sakin ve huzurlu bir mahallesi olan Kemertaş’ta yaşanan bu tür olaylar, bölge halkını tedirgin etmektedir. Yetkililer, olayın detaylı bir şekilde araştırılarak adaletin yerini bulması için gerekli adımların atılacağını belirtirken, toplumda infial yaratan bu cinayetin bir daha yaşanmaması için önlemlerin alınacağını vurgulamaktadır.
Yaşanan bu acı olay, toplumda derin yaralar açarken, çocukların ve gençlerin ruh sağlığının öneminin bir kez daha vurgulanmasına sebep olmuştur. Ebeveynlerin çocuklarına karşı daha duyarlı ve dikkatli olmaları, gençlerin ise psikolojik destek alabilecekleri mekanizmaların oluşturulması gerekliliği, bu tür trajik olayların yaşanmaması adına üzerinde durulması gereken konular arasındadır.
Diyarbakır Kemertaş Mahallesi’nde yaşanan bu üzücü olay, toplumda derin yaralar açmış ve herkesi derinden sarsmıştır. Bu tür olayların tekrar yaşanmaması için toplumsal farkındalığın artırılması ve önleyici tedbirlerin alınması büyük bir önem taşımaktadır. Ailelerin çocuklarına karşı daha hassas olmaları ve gençlerin ruh sağlığına gereken önemi vermeleri, toplumun huzur ve güvenliği için hayati bir öneme sahiptir.